KÜLTÜREL MİRASIMIZ DİBEK TAŞLARI:
Denizli Baklan -Hadim de üç ayrı alanda dibek taşı vardı, eskiden yaz aylarının sonunda hasat mevsimi
bittikten sonra tarladan kalkan bereketli tahıllar ambarlara doldurulur,
Güz mevsiminde, kışlık gıda hazırlıklarının telaşı başlar.Kırlardaki işlerini bitiren
bittikten sonra tarladan kalkan bereketli tahıllar ambarlara doldurulur,
Güz mevsiminde, kışlık gıda hazırlıklarının telaşı başlar.Kırlardaki işlerini bitiren
kadınlar, kızlar yeni ve temiz kıyafetleriyle mahallede salamuralık, kurutmalık
kışlık erzaklarla uğraşırlardı.
Dibek taşı, köy meydanında, ortak kullanılan içi oyulmuş, sert ve büyükçe bir taştır.
Köylüler, nöbetleşe buğday, mısır gibi tahılları dibek taşında ağaç tokmaklarla
döverek kepeğini ayırırlardı. Anadolu köylüsünün temel besini olan keşkeklik, aşlık,
bulgurluk, dolmalık, çorbalık gıda malzemeleri dibek taşından geçerdi.
Dibek dövülmesinin köy hayatında ayrı bir yeri vardır. Festival havasında geçen,
gülüş çığrış, en canlı ve renkli imece adetlerindendi. Bazen sıra kavgalarına sebep
olsa da; toplumsal yardımlaşmalar, buluşmalar, dostluklar, sevgilerin, sevdaların
gönüllerde yer bulduğu mekânlardı.
Gelecek kışta yapılacak düğünlerde, bayramlarda köy halkına ikram edilecek
düğün yemeklerinin, keşkeklerin şimdiden hazırlanması düşünülürse dibek
dövülmesinin değeri bir kat daha anlaşılır. Bu yüzden genç kızlar, dibek dövülmesi
işinde elâleme görücüye çıkarlardı.
Damat ile sadıç (sağdıç) ve yakın arkadaşları düğün seyircilerinin huzurunda üç
Damat ile sadıç (sağdıç) ve yakın arkadaşları düğün seyircilerinin huzurunda üç
koldan soku (tokmak) lar ile ritimli bir şekilde keşkeklik döverlerdi.
O meydana gelen köylüler gönüllü olarak dibek dövmeye yardım ederler.
O meydana gelen köylüler gönüllü olarak dibek dövmeye yardım ederler.
Dibek taşına dökülmüş hafif ıslatılmış buğday, üç kişi ağaç tokmaklarla belli ritim
sırasına göre vurarak kepeğini soyarlar. Genç, güçlü, heybetli olan, ağaç tokmağı
vurduğu zaman yer sarsılır, köyün öteki ucundan ses duyulurdu. Altı üstüne
karıştırılarak tekrar dövülür, sonra kilimlere boşaltılan taneler, kurutulur savrularak
kepeğinden ayrılırdı.
Bütün bu işlemler yapılırken gençler birbirini yakından görürler, evlenmelerinin ilk
adımını atmış olurlardı. Evlendikten yıllar sonra, kendi aralarında konuşurken
birbirlerine takılmadan edemezlerdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder