17 Eylül 2019 Salı

IŞIKLI GÖLÜ GÖÇMEN KUŞLARA KUCAK AÇIYOR


Yılda sadece iki hafta boyunca açan nilüfer çiçekleri ile muhteşem bir doğa
 görseline sahne olan Çivril’deki Işıklı Gölü, göçmen kuşlara da ev sahipliği yapıyor. 
Tepeli Pelikan ve Mahmuzlu Kızkuşu yuvalarının tespit edildiği Işıklı Gölü, bu 
özelliği ile de varlığının önemini ortaya koydu.

Arazi ve literatür araştırmaları sonucunda gölde yıl içerisinde toplam 153 kuş 
türü tespit edildi. Bu türlerden, 100 tür yerli veya yaz göçmeni olarak alanda
 ürediği belirlendi. Kıyıdan yapılan sayımlarında uzaklık ve gizlenmeden dolayı 
göldeki adacıklarda Tepeli Pelikan yuvası gözlenmemesine rağmen yaz döneminde
 gözlenen genç Tepeli Pelikan türünün bu alanda ürediğini gösteriyor.
Işıklı Gölü’nün güneybatı kıyısındaki adacıklarda ayrıca 5 adet Mahmuzlu Kızkuşu
 yuvası tespit edildi. Işıklı ve Kanalboyu, Işıklı Gölü’nün aynası konumunda olup
 kış döneminde kuşlar tarafından beslenme alanı olarak kullanıldığı uzmanlar
 tarafından tespit edildi.

Akdağ’da üreyen Kara Akbaba, Ak Kuyruklu Kartal, Kaya Kartalı gibi yırtıcı kuşlar, 
yine bu alanı beslenme amacıyla kullanıyor. Göç döneminde 6 tür alanda geçit
 türü olarak tespit edildi. Bu türler avifauna (belirli bir bölgedeki kuşlar veya
 kuş türleri) listesinde durumları konaklama olarak belirtildi.

Bölgede uzmanlar tarafından 2010 kışında gerçekleştirilen su kuşu sayımında 
28.225 birey sayıldı. 1996 yılında gerçekleştirilen kış ortası su kuşu sayımında 
190.690’ı Sakarmeke olmak üzere toplam 211.496 birey sayılmıştır. Denizli 
Orman Bölge Müdürlüğü ile Pamukkale Üniversitesi arasında yapılan protokol 
çerçevesinde 30.01.2015 tarihinde Çivril ilçesi Işıklı Gölü ve 02.02.2015 tarihinde
 Çardak İlçesi Acıgöl de KOSKS (kış ortası su kuşları sayımı) yapıldı. Her yıl
 yapılan sayım sonuçlarına göre Işıklı ve Gökgöl’de 46.572 adet, Acıgöl’de 
9.768 adet kuş sayıldı.















15 Eylül 2019 Pazar

TÜRKİYE ÖZLEMİ-Cine5Tv de DENİZLİ TANITILDI

İl Turizm Md.M.KORKMAZ'ın rehberliğinde çekimleri 2 Mayıs 
2010 tarihinde yapılan TÜRKİYE ÖZLEMİ- Cine5Tv de
 yayımlanan programda DENİZLİ TANITILDI                                                                                                              https://vimeo.com/24874164         https://vimeo.com/24874164

12 Eylül 2019 Perşembe

öğrencilerinden dünya turizm günü ziyareti.2015

Doğa koleji öğrencilerinden

dünya turizm günü ziyareti.


Dünyada turizm anlayışının ve bilincinin geliştirilmesi, bu alanda elde 
edilen bilgi ve görgülerin paylaşılması, dünya üzerinde barış içinde
 yaşanabilecek tüm dünya halklarının ortak paydada buluşabileceği 
gelenek ve görenek birikimi sağlanabilmesi, turizm bilincinin ve dünya
 mirasının korunarak gelecek kuşaklara aktarılabilmesi amacıyla, 
her yıl 27 Eylül günü kutlanan “Dünya Turizm Günü” münasebetiyle 
Denizli Doğa Koleji’nden 30 kişilik öğrenci grubu öğretmenleri 
eşliğinde İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet KORKMAZ’ı
makamında ziyaret etmişlerdir.
Dünya turizmi, Türkiye turizmi ve Denizli’ nin turizm potansiyeli 
hakkında öğrencilere bilgiler veren Mehmet KORKMAZ, daha 
sonra öğrencilerin turizmle ilgili sorularını yanıtlamıştır. Öğrencilere
 Denizli’nin Turizm Değerleri adlı kitabımız hediye edilmiştir.

10 Eylül 2019 Salı

Turizm Cenneti Pamukkale Tanıtım Filmi (Türkçe)( İL TURİZM MD.ĞÜ)


PAMUKKALE.... bir yeryüzü cenneti!
Pamukkale ve Kutsal Şehir Hierapolis; binlerce yıl önce şifalı suyun ve inancın
etrafında oluşan muhteşem eserler ve sırlarla dolu bir tarihin yaşandığı yer.
Antik kenti, beyaz travertenleri ile dünyanın en çok ziyaret edilen, görenleri
hayrete düşüren bir yeryüzü cenneti.
Pamukkale'nin de içinde yer aldığı Hierapolis arkeolojik kenti antik çağlardan
bugüne kadar ulaşan en çarpıcı merkezlerden biridir. Antik kentin İÖ 2. yüzyılda
Bergama Kralları’ndan II. Eumenes tarafından kurulduğu, Hierapolis adını ise
Bergama'nın efsanevi kurucusu Telephos'un eşi Hiera'dan aldığı sanılmaktadır.
Hierapolis Antik kenti çağlar boyu çok önemli olaylara sahne olmuş ve bunun
neticesinde de benzersiz eserler ve efsaneler ortaya çıkmıştır. Özellikle
Su Perileri anlamına gelen Nymphe'lerin, suya kazandırdıklarına inanılan şifadan,
yararlanmak isteyen insanların, bölgeye akın etmesi nedeniyle kent, kısa
zamanda Mitolojik diğer efsaneleri de beraberinde getirmiştir. Bunların en ünlüsü
ise Ploutonium "Hades'in Kapısı" efsanesidir.

Hades'in kapısı, kentin merkezinde bugün de var olan zehirli gazların

çıktığı mağaradır. Bu kutsal mekandan yer altına inen merdivenler vardır. Bu merdivenler yeraltının hareketli ve kaynayan dünyasına giden bir geçidin başlangıcıdır.

Orası, ölümden sonra gidilen ve asla geri dönüşü olmayan bir dünyadır.

Ölen kişilerin ruhlarının huzura ermesinin; ancak bu geçitten geçilmesiyle mümkün olacağına
inanılmaktadır.
Bu nedenle kent, bir çok toplu mezarların bulunduğu ölüler kenti anlamına gelen
Nekropolis'e dönüşmüştür.Roma döneminde de bu bölgeye sonraları antik dünyanın kehanet

merkezi olan Apollon Tapınağı ve Kehanet Merkezi kurulmuştur.
Kentin Hristiyanlık için de önemli bir merkez haline İ.S. 80'li yıllarda, İsa'nın 12
havarisinden biri olan "Aziz Philippus'un" kente gelmesiyle başladı. Hristiyanlığı
yaymak isteyen Aziz Philippus daha sonraları Romalılar tarafından çarmıha gerilerek
öldürülmüştür.
V. yy'ın başlarında Hıristiyanlığın yaygınlaşmasıyla beraber Aziz Philippus'un
anısına
öldürüldüğü yerde, ölümsüz hayatı ve yeniden doğuşu simgeleyen sekizgen vaftiz
teknesi şeklinde Martyrion inşa edilmiştir. Aziz Philippus'un mezarı günümüzde
burada bulunmuştur.

Martyrion şehitliğinden sonra Katedral Kilise, Direkli Kilise gibi dini amaçlı
yapılar inşa edilmiştir. Bunların yanı sıra halkın beden ve ruh sağlığı için ve diğer
ihtiyaçlarını gidermek amacıyla çok sayıda hamam, Gymnasion, Tapınak
Çeşmesi, Latrina olarak bilinen Genel Tuvalet ve zamanın en büyük anıtsal
çeşmesi olan Triton çeşmesi inşa edilmiştir. Triton çeşmesi 3.yy sonunda
başlanmış, 5.yy başında bitirilmiştir. Yine pazar yeri anlamına gelen Ticaret
Agorası İ.S.60 yıllarından sonra inşa edilmiş halkın ticaret ve eğlence yeri olarak
düzenlenmiştir.
Agora meydanında, Hierapolis'te bulunan çok sayıda gladyatör okulları gösteri
yaparlardı. Birinci gelenlere de ödül olarak içi zeytinyağı dolu dışı kırmızı veya
siyah Amphoralar verilirdi. Günümüzde bulunan bir gladyatör mezarının girişinde
bunları anlatan bir rölyef vardır.
Yine Hierapolis kentinin görkemli yapıtları arasında İ.S. III. yy'da İmparator
Septimius Severus tarafından inşası bitirilen Tiyatro bulunmaktadır. Tiyatronun
geniş bir sahne binası ve sahne arkası bulunmaktadır. Tiyatroda Apollon ve
Artemis'i anlatan rölyefler de yer almaktadır.
Kentin hızlı büyümesi ile birlikte tekstil, dericilik ve mermer alanlarındaki gelişme
de hız kazanmıştır. Bölgedeki suyun, sağlığa iyi geldiği gibi, barındırdığı
kimyasallar nedeni ile üretilen kumaşlara da özellik kazandırdığı bilinmektedir. Bu
nedenle Hierapolis kentinde üretilen kumaşlar dünyanın bir çok yerinden talep
görmekteydi.
Bölgede çıkan 36C derece sıcaklığındaki suyun içinde yüksek miktarda
kalsiyum karbonat olması zamanla travertenlerin oluşmasına neden olmuştur.
Hierapolis ismiyle özdeşleşmesine neden olan bu Beyaz Travertenler
adeta pamuk gibi bembeyaz göründüğünden kentin adı "Pamukkale" olarak
anılmaya başlanmıştır, günümüzde de Pamukkale, kültür ve turizm merkezi haline
gelmiştir.

PAMUKKALE.... bir yeryüzü cenneti!

Antik kentiyle, beyaz travertenleriyle bir doğa mucizesi. Görenleri adeta büyüleyen
yeryüzünde başka bir benzeri olmayan olağanüstü güzelliklerin bulunduğu yer...
Bu eşsiz doğa mucizesi beyaz travertenler ve altın kent Hierapolis
günümüzde de kültür ve turizm merkezi haline gelmiş UNESCO tarafından da
Dünya Mirası Listesi’ne alınmıştır.
Pamukkale’nin yeryüzünde eşine rastlanmayan güzellikte oluşu ve suyunun
sağlığa iyi gelmesi, bölgeye olan ilgiyi daha da arttırmıştır.

Ziyaretçilerin; bu şifalı sudan yararlanabilmeleri için, Pamukkale'nin en
güzel ve en çok ilgi gören yerlerinden biri olan antik su kaynağı bulunmaktadır.
Antik su kaynağı her mevsimde ziyaretçi akınına uğramakta ve suyun
içine girmeden dönmemektedirler. Bu antik su kaynağında yüzenler adeta tarihin
içinde bir yolculuk yaptıkları hissine kapılmaktadırlar.

Modern konaklama tesislerinin 5 yıldızlı otellerin bulunduğu Pamukkale
Hierapolis Denizli'ye 20 km , Antalya'ya ise kara yolu ile 2 saat mesafededir.
Doğanın düşsel mucizesi Pamukkale, termal kaynakların sunduğu
şifasıyla binlerce yıldır insanlığa şifa dağıtmaktadır. Pamukkale görkemi ve
zarafeti ile adeta bembeyaz bir gelin gibi sizleri davet etmektedir.


8 Eylül 2019 Pazar

Denizli Yeni Tanıtım Filmi Kültür ve Turizm Md.ğü




2 YIL GİBİ UZUN BİR SÜREDE ARTI TANITIM FİRMASINA 5 AYRI DİLDE 
2015 YILINDA HAZIRLATILAN DENİZLİ TANITIM FİLMİ ÜLKEMİZ VE İLİMİZ 
TURİZMİNE KATGI KOYMAYA DEVAM EDİYOR.
Mehmet KORKMAZ

Karahayıt Termal sağlık turizmi:

Karahayıt Termal sağlık turizmi:








Karahayıt Termal sağlık turizmi: Denizli’nin turizm vizyonunun içinde yer alan jeotermale dayalı sağlık turizmi sayesinde, Pamukkale-Karahayıt - Akköy -Yenicekent- Sarayköy arasında uzanan Türkiye’nin en güzel ve sağlık turizmi açısından zengin potansiyele sahip termal bölgesindeki sıcaklığı 36 ile 240 derece arasında değişen sularımızda, kür parkı ve kür merkezi kullanımlarıyla insanlara şifa dağıtılmaktadır. Bu termal sular, damar sertliği, kalp, yüksek tansiyon, felç, romatizma, siyatik, deri ve sinir hastalıkları gibi birçok hastalığın tedavisi için hekimlerce tavsiye edilmektedir. Özellikle çamur banyosuyla uygulanan tedaviyle cildin daha genç ve zinde kalması sağlanmaktadır. Denizli antik dönemden günümüze termal sağlık turizm kenti özelliğini sürdürmektedir.

4 Eylül 2019 Çarşamba

DENİZLİ SARAYKÖY TEKKE'DEKİ BABA HİNDİ GUBUR GUBURLANIYOR MAHALLE BENİM DİYOR.

TÜRKÜLERLE DENİZLİ TANITIMI

DENİZLİ TANITIMI FOTOĞRAFLARLA.22.05.002







































KARAHAYIT TERMAL SAĞLIK TURİZMİ


Yılın her mevsiminde ana kaynağından "58" derece çıkan Karahayıt 'ın kendine has kırmızı renkli şifalı termal suyu ve termal çamuru, Ege Üniversitesi hidroklimatoloji enstitüsünün vermiş olduğu rapora göre içerdiği zengin mineralleri ile eşsiz bir sağlık kaynağıdır. Karahayıt 'ta bulunan turistik tesislerde (otel, Apart Otel ve Pansiyonlarda) Kırmızı Su ve Termal Çamur sayesinde pek çok hastalık ve sağlık probleminize şifa bulacaksınız.
 Banyo uygulamaları şeklinde;

* Ortopedik ve nörolojik sekellerin rehabilitasyonunda tamamlayıcı tedavisinde,

* Romatizmal hastalıklar
* Siyatik, bel-boyun fıtığı, kireçlenme
* Dolaşım sistemi hastalıkları ve sedasyon (ruhi rahatlatma) özelliği
* Nörolojik rehabilitasyon gerektiren hastalıklar
* Ameliyat sonrası tutukluk ve sertliklerin giderilmesi
* Kadın hastalıkları
* Stres ve strese bağlı tüm hastalıkların rehabilitasyonu



* Uykusuzluk ve yorgunluklar

* Saç, tırnak ve derideki hücrelerin canlanması
* Cilt ve deri hastalıkları
* Kırıkların alçılarının alınmasını mütaakip gelişen kontraktürlerin giderilmesi
* Adele spazmlarının giderilmesi
* Gut hastalığı, Nevralji, nevrit, Artrozlar, Kolit hastalıklarının tedavisi.



İçme suyu uygulamaları şeklinde kullanılarak;

* Üst gastrointestinal sistemin fonksiyonel bozukluklarında,
* Mide ve yemek borusu rahatsızlıklarında
* Kemik erimesinde,kalsiyum ihtiyacının
tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılabileceği belirtilmiştir.

  





Çamur banyosu şeklinde kullanılarak;
suyun içinde bulunan çamurun cilde sürülmesinin :
* cildi yumuşatma,
* Gözenekleri açma,
* Selülit ve çatlak tedavisi ve toparlama etkisi
* Antiseptik tesiri ile akne ve sivilceleri yok etme
* Kırışıklıkları giderme, siğilleri absorte etme
özellikleri bulunmaktadır.



Denizli fotoğrafları videosu


DENİZLİ
Ülkemizin lokomotif illerinden olan Denizli, Anadolu Yarımadası'nın güneybatı, Ege Bölgesi'nin güneydoğusunda , Ege ve Akdeniz Bölgeleri arasında antik dönemden günümüze geçiş ve kavşak noktası, ticaret ve haberleşme merkezi iken günümüzde de aynı özelliğini korumakta olup, karayolu, demiryolu ve havayolu ulaşımı olanaklarına sahip tüm illere ulaşım son derece kolaydı
Egenin güneyinde tarihi mirası, muhteşem doğası, dünyaya açılan gelişmiş sanayisi, organik tarımı UNESCO Dünya Miras Listesindeki Pamukkale'si, çalışkan ve girişimci insanlarıyla eşsiz bir turizm kentidir.
Denizli denince, dünyada başka bir benzeri bulunmayan muhteşem doğa harikası Pamukkale, geçmişten günümüze kadar Denizli’nin simgesi haline gelen uzun ve ahenkli ötüşüyle, duruşundaki heybetli masalsı asaletiyle, Dünyanın Uzun Öten Tek Irkı Kentin Sembolü Denizli Horozu, tekstil, travertenler ve termal kaplıcalar akla gelmektedir.
Türkiye’nin favori destinasyonu, Denizli turizminin baş aktörü Egenin bembeyaz incisi, UNESCO tarafından hem kültürel hem de doğal dünya mirası kabul edilen Pamukkale, dünyada eşi benzeri bulunmayan beyaz travertenlerin ışıltısıyla görenleri kendine hayran bırakan dünyanın sayılı turizm cazibe merkezi ünvanını almıştır.
Pamukkale’yi İlk gördüğünüzde pamuğa ya da buluta benzetmeniz doğaldır. Yakınlaştığınızda ise şifalı termal suların sanatçı kimliğine bürünerek binlerce yıllık uğraşısı ile oluşturduğu travertenler ve bulutların üzerine kurulmuş gibi görünen Hierapolis Antik Kenti ile karşılaşırsınız. En az 10 bin yıllık bir yerleşkeye sahip bölgenin yazılı tarihi M.Ö. 190 olarak kayıtlıdır. Şehrin bu bölgeye kurulmasının sebebi de şifalı termal sularıdır.
Modern tesisleriyle yılda 2 milyondan fazla turisti ağırlayan Pamukkale, antik mirasları ve tarihi birikimiyle bir açık hava müzesi gibidir.
Denizli’nin turizm açısından önemli yerlerinden biri de UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesindeki Laodikeiadır.
Ayrıca İpek Yolu üzerindeki Selçuklu Komutanı Karasungur tarafından kesme beyaz taşlardan 13.yy da yaptırılan Akhan Kervansarayı ile Çardakhan UNESCO dünya Mirası Geçici listesinde yer almaktadır.
UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi Ulusal Envanterinde Denizliden;Zeybeklik Geleneği, Çalgı Yapımcılığı adı altında sipsi yapımı, Çal, Baklan, Çivril Yöresinde 8 asırdır devam eden sudan koyun geçirme çoban bayramları geleneği, Serinhisar ve Sarayköy ilçelerinde geleneksel olarak devam eden bardakçılık ve çömlekçilik geleneği, Acıpayam ve Çameli ilçeleri başta olmak üzere il genelinde devam eden geleneksel sohbet toplantılarından yarenlik geleneği ve başta Babadağ olmak üzere il genelinde devam eden tören keşkeği geleneğinden Denizli keşkeği yer almaktadır.
Ülkemizden seçilen somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı 7 kişiden birisi olan “Çam Düdüğü” alanında yurt içinde ve yurt dışında yaptığı çalışmalardan ve hizmetlerinden dolayı “2008 Yılı UNESCO Yaşayan İnsan Hazinesi” ilan edilen Hayri DEV doğal güzellikleri ile ünlü Çameli Gökçeyaka’da yaşamaktadır.
Denizli sahip olduğu jeotermal kaynakları sayesinde, elektrik üretimini üst seviyelere çıkarmış, organik tarımın merkezi haline gelmiş ve termal sağlık turizminde tarihden günümüze sıcak sulardan faydalanan nadir illerdendir.
Denizli, Honaz Dağı, Beyağaç Sandıras Dağları Kartal Gölü, Çivril Akdağ ve Babadağ’daki yöreye özgü florası ile botanik turizminde dünyanın önemli botanik turizmi kentidir.
Denizli’de Çivril Işıklı Gölü, Buldan Süleymanlı Gölü, Çardak Acıgöl, Çaltı Göllerinde çok sayıdaki kuş türleriyle 4 mevsim kuş gözetleme turizmi yapılabilmektedir.
Bozdağ Kayak Merkezi; 2419 metre yükseklikte, Ege Bölgesinde, Acıpayam -Gireniz Vadisi ile Tavas - Barza Ovası arasında, Denizli-Antalya karayoluna 56 km , Tavas İlçesine 39 km, Nikfer’e 14 km mesafede yer almaktadır.
Denizli üreten bir şehirdir. Buldan ve Kızılcabölüğün el tezgahları, Babadağ'ın ev tekstili, Yatağanın bıçakları, Yeşilyuva dericilikte ayakkabıcılık’da, Türkiye leblebisinin %70 ini üreten Leblebinin anavatanı Serinhisar, Çivril'in elması, Honaz'ın kirazı, Güney ve Çal ilçelerinin dünyaca meşhur tada sahip şaraplık üzümleriyle Dionysos’ tan Günümüze Bağ ve Şarapçılık her ilçesinde dünyaya farklı zenginlikler sunar.
El emeğinin ve sanatın bir diğer örneği olan cam sanatı Denizli’de hala isimsiz kahramanların usta ellerinde can buluyor. Çeşm-i bülbül ile taçlanan bu eserler Denizli’den dünyaya eşsiz bir cam sanatı mirasını sunuyor.
Denizli Pamukkale Üniversitesi, 50 bine yaklaşan öğrenci kapasitesi, teknolojik yatırımları ve güçlü akademisyen kadrosuyla Uluslararası Kongrelere ev sahipliği yapan, Türkiye'de ve Avrupa'da ses getiren bilimsel çalışmalara imza atmaktadır.

Denizli Türkiye'nin parlayan yıldızı.
Denizli Türkiye'nin parlayan yıldızı.
Denizli Türkiye'nin parlayan yıldızı.


3 Eylül 2019 Salı

PAMUKKALE KARAHAYIT 1800 YILLIK TARİHİ TERMAL TEDAVİ MERKEZİ VE HAMAM KOMPLEKSİ

DENİZLİ PAMUKKALE KARAHAYIT 1800 YILLIK TARİHİ TERMAL TEDAVİ
 MERKEZİ VE HAMAM KOMPLEKSİ 


Denizli’ nin, şifa kaynağı termal sularıyla ünlü Karahayıt İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü 
Müze arkeologları tarafından 9 Nisan 2013 - 14 Haziran 2013 tarihleri arasında yapılan 
kazı çalışmaları sonucu Anadolu’ da ilk defa ortaya çıkan, şimdiki termal yapıların öncüsü
 sayılacak 'Termal Yapı' tespiti yapılmıştı. Pamukkale İlçesi, Karahayıt Mahallesinki bu 
yapıda 4.08.2014 tarihinde tekrar başlayan kazı ve restorasyon çalışmaları 31.12.2014 
de tamamlanmıştır. 
Bu yapıda yapılan kazı çalışmaları neticesinde; Karahayıt’a insanların
şifa bulmak amacıyla geldiği ve termal tedavinin bu bölgede 1.800 yıldır yapıldığı tespit
 edilmiştir.
2013 Yılında bir bölüm açığa çıkarılan yapıdaki çalışmalara öncelikle ot ve 
çevre temizliği ile başlanılmıştır. Restorasyon ve konservasyon için gerekli malzemeler 
belirlenerek yapımı eksik paye, başlık ve arşitrav bölümleri için yeni traventerler temin 
edilmiş ve kesim işleri yapılarak restore çalışmaları tamamlanmıştır. Ayrıca yapının
 duvarlarından harç örnekleri alınarak analizleri doğrultusunda duvarların derz dolguları 
da tamamlanmıştır.Yapıda yapılan kazı çalışmalarında bir adet yarım daire yıkanma havuzu,
 bir adet dikdörtgen küçük havuz, bir adet yarım daire yıkanma mekanı ve etrafı paye ve
 başlıklarla çevrili havuz, güney bölümünde karşılıklı yarım daire iki adet yarım yuvarlak 
yıkanma bölümü olmak üzere toplam 4 adet yarım yuvarlak yıkanma yeri ve iki adet havuz
 tespit edilmiştir. Yapıdaki yıkanma bölümleri ve dikdörtgen havuz mermer kaplama olup, 
havuz alanının güneyinde ısıtma ( hipokaust) sisteminin geçtiği görülmüştür.

M.S. 4





. ve 5. yüzyıla tarihlenen yapının yuvarlak planlı olan orta mekânında sıhhi amaçlı 

kullanılan havuz ortaya çıkarılmıştır. Basamaklı olan havuzun yüzme amaçlı değil, tedavi 

amaçlı kullanıldığı belirlenmiştir. Havuza termal suyun, Kırmızı su kaynağından özel 
kanallarla taşındığı ve kullanılan termal suyun dışarı atılması için kanallar yapıldığı belirlenmiştir. 
Binanın ısıtılması için Hipokaust sistemi tespit edilmiştir. Hipokaust, Romalıların MS.
 1. yüzyılda kurdukları merkezi ısıtma sistemidir. Bu sistem bir yapının zeminine inşa 
edilen bir fırınla işlemekteydi. Fırının ürettiği sıcak hava sütunlardan oluşmuş "hipokaust"
 adlı kanallardan geçiyor ve buradan da bir bacayla evin duvarlarına veriliyordu. Genel olarak 
halka açık hamamların ısıtılmasında kullanılsa da soğuk aylarda evlerin ısıtılmasında da 
kullanılmıştır.Anadolu topraklarında ender bulunan ve günümüzde halen devam eden 
Karahayıt bölgemizin 4-5. yüzyıldan bu yana sağlık amaçlı kullanılan bir turizm merkezi
 olduğu, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Müze arkeologları tarafından bu yaptığımız
 çalışmalarda elde edilen bilgi ve belgelerle ortaya çıkmıştır.


Fotoğraf açıklaması yok.

Fotoğraf açıklaması yok.

Denizli Müzeler Günü Video