https://denizli.ktb.gov.tr/Eklenti/68129,kitapcikingilizcepdf.pdf?0 Lingi tıkla
PAMUKKALE HİERAPOLİS İNGİLİZCE BROŞÜR
29 Eylül 2014 Pazartesi
4 Eylül 2014 Perşembe
UNESCO Dünya Somut Olmayan Kültürel Miras Listesinde Denizli
UNESCO SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS LİSTESİ’
NDE DENİZLİ
“Somut Olmayan Kültürel Miras”; UNESCO tarafından, toplumların, grupların ve kimi durumlarda bireylerin, kültürel miraslarının bir parçası olarak tanımladıkları uygulamalar, temsiller, anlatımlar, bilgiler, beceriler ve bunlara ilişkin araçlar, gereçler ve kültürel mekânlar olarak tanımlanmaktadır.
UNESCO tarafından 2003 yılında Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi kabul
edilmiştir. Ülkemiz söz konusu sözleşmeye 2006
yılında taraf olmuş ve kendi toprakları üzerinde bulunan somut olmayan kültürel
miras ile ilgili olarak “kimlik saptama, koruma, yaşatma, arşivleme, araştırma,
geliştirme, teşvik etme ve gelecek nesillere aktarma vb.” gerekli önlemleri
almayı taahhüt etmiştir.
Somut Olmayan Kültürel Mirası daha gözle görülür kılmak,
önemi konusunda bilinçlenmeyi sağlamak ve kültürel çeşitliliğe saygı içinde
diyalogu desteklemek için, Taraf Devletlerin teklifi üzerine, somut olmayan kültürel mirasının temsili
bir listesi hazırlanır, güncellenir ve yayımlanır. Ülkemizde Somut Olmayan Kültürel
Miras Listesi çalışmaları Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından
yürütülmektedir. Bu kapsamda ulusal bazda Bakanlığımızca Somut Olmayan Kültürel
Miras ve Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları (Yaşayan İnsan Hazineleri)
olmak üzere iki türlü envanter çalışmaları yapılmaktadır. Bu çalışmalar illerde
İl Kültür ve Turizm Müdürlükleri koordinatörlüğünde Somut Olmayan Kültürel
Miras Tespit Kurullarınca yerine getirilmektedir.
Somut Olmayan Kültürel Miras çalışmaları öncelikle bu
mirasın aktarılmasında taşıyıcı işlevi gören dil desteğinde sözlü gelenekler ve anlatımlar(destanlar,
efsaneler, atasözleri, masallar), gösteri
sanatları (Karagöz, meddah, kukla, halk tiyatrosu), toplumsal uygulamalar, ritüeller ve şölenler (doğum, nişan, düğün,
nevruz), doğa ve evrenle ilgili bilgi ve
uygulamalar (geleneksel yemekler, halk hekimliği, halk takvimi, halk
meteorolojisi) ve el sanatları
geleneği konularını kapsamaktadır.
1* Yaşayan İnsan Hazinesi Hayri DEV(Somut
Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları)
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatı
(UNESCO) “Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması” sözleşmesi kapsamında
Bakanlığımız tarafından yürütülen ulusal envanter oluşturulması çalışmaları
çerçevesinde kültürel mirasımızın belli unsurlarını yeniden yaratmak ve
yorumlamak açısından gerekli bilgi ve beceriye yüksek düzeyde sahip olan ve
Ülkemizden seçilen 7 kişi içerisinde yer alan İlimizden Hayri DEV “2008 Yılı Yaşayan İnsan Hazinesi”
olarak ilan edilmiş, geleneksel kültürümüzün önemli kollarından biri olan “Çam
Düdüğü” alanında yurt içinde ve yurt dışında yaptığı çalışmalardan ve sunduğu
önemli hizmetlerden dolayı Sayın Bakanımız Ertuğrul GÜNAY tarafından 14.01.2010
tarihinde teşekkür
belgesi verilmiştir.
1933 yılında Denizli
ili Çameli ilçesinde doğan Hayri DEV, yüzyıllık bir gelenek olan çam düdüğünü
büyüklerinden görerek, öğrenek yapmaya ve çalmaya başlamıştır. Halen bu
geleneği gelecek kuşaklara başarıyla aktarmaya devam etmektedir. Çam Düdüğü Yapımcısı ve İcracısı olarak yaptığı
faaliyetlerden dolayı yerli ve yabancı bir dizi müzik ve halk kültürü
araştırmacısı tarafından bilimsel çalışmalara konu olmuştur.
Yaşayan İnsan Hazinesi Hayri DEV şuanda Denizli Belediyesi
Konservatuar hocalarına yaptığı müzik hakkında dersler veriyor. Bu dersler
sayesinde Hayri DEV’ in yaptıkları yaşamaya devam edecek.
2* Zeybeklik Geleneği
İlimiz genelinde yaygın olan Zeybeklik Geleneği, başta Tavas
Zeybeği, İbrahim Usta Zeybeği vb. yerel olarak değişik adlarla anılan erkekler
tarafından oynanan halk oyunlarıdır.
Zeybek oyunun kahramanı efedir. Efe, haksızlığa karşı çıkan, direniş
gösteren halk kahramanın efsaneleşmiş figürünü yansıtır. Camadan, zıbın,
gömlek, Dolgu Kuşak, Kolon, Kuşak gibi kıyafetleri ile kendine haz ezgisi ve
ağır figürleri ile oynanan halk oyununda heybetli bir duruş, gurur, mertlik ve
kahramanlık tekrar yaşatılır. Efe, kıyafeti ve oyun figürlerindeki muhteşem
görünüşü ile oyunda anlatılan hikâyenin keyifle izlenmesini sağlayarak
kahramanlığın zihinlerde yeniden yaşatılmasını sağlar.
Zeybek oyunu ve zeybek giysilerini oluşturan kültürel
varlılarımız envantere alınmak üzere İl Müdürlüğümüzce 28.12.2009 tarihinde
teklif edilmiş ve “Zeybeklik Geleneği” başlığı altında Bakanlığımızca UNESCO
Somut Olmayan Kültürel Miras Ulusal Envanteri Listesi’ne 13.03.2013 tarihinde 1.009.03 envanter numarası ile kayıt edilmiştir.
3* Yarenlik Geleneği
İlimiz Acıpayam ve Çameli ilçeleri ve kırsalında hayvancılık
ve çiftçiliğe bağlı yaşam biçimlerinin sürdürüldüğü bölgelerde kırda veya
evlerde toplanan arkadaş gruplarının “üç telli” denilen cura ve “çam düdüğü”
(sipsi) ile müzikli olarak icra ettikleri yaşayan insan hazinemiz Hayri DEV ve
arkadaşlarının da içinde bulunduğu erkek gruplarınca yapılan, yörede “Yarenlik”
olarak adlandırılan eğlence ve sohbet toplantısı geleneği yapılmaktadır. Bu
toplantılarda hem halk müziğimizin özgün örnekleri üretilerek icra edilmekte
hem de sohbetlerle sosyal paylaşımda bulunularak bir tür sosyal akrabalık
ilişkisi kurulmaktadır.
28.12.2009 tarihinde “Yarenlik Geleneği” İl Kültür ve Turizm
Müdürlüğümüzce envantere alınmak üzere teklif edilmiş ve “Geleneksel Sohbet
Toplantıları” başlığı altında Bakanlığımızca UNESCO Somut Olmayan Kültürel
Miras Ulusal Envanterine Listesi’ne 18.02.2014 tarihinde 01.0006 envanter numarası ile kayıt edilerek UNESCO Somut Olmayan
Dünya Miras Listesine alınması sağlanmıştır.
4* Çalgı Yapımcılığı
Denizli’nin Acıpayam, Beyağaç, Çameli, Kale, Tavas İlçeleri
ve köylerinde yaygın olarak yapılan “çam düdüğü - sipsi” yapımı kültürel unsuru
bulunmaktadır. Yörede kargı adı verilen
kamıştan veya taze çam dalından yapılan el işçiliğine dayalı üflemeli bir
çalgıdır sipsi. Çobanlık kültürüne bağlı olarak ortaya çıktığı düşünülmektedir.
Çeşitli örnekleriyle bölgede yaygın olan bu düdük, halk müziğimizin icrasının
zenginliklerinden biri olduğu kadar, halkın yaratıcılık gücü ve kabiliyetini
sergilemesi bakımından da çok önemlidir. Yaşayan İnsan Hazinesi Hayri DEV ve
Halime ÖZKE, bu geleneğin en önemli gelenek taşıyıcısıdır ve yeni nesillere
sipsi yapımı ve icrası konusunda bilgilerini aktarmada ve geleneğin devamını
sağlamada katkı sağlamaktadırlar.
17.06.2010 tarihinde İl Müdürlüğümüzce envantere alınmak
üzere “Sipsi Yapımı Çalgı Yapımcılığı”dalında teklif edilmiş ve “Çalgı
Yapımcılığı” başlığı altında Bakanlığımızca UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras
Ulusal Envanteri Listesi’ ne 13.03.2013
tarihinde 1.007.02.20 envanter numarası
ile kayıt edilmiştir.
5* Sudan Koyun Geçirme Geleneği
İlimiz Çal ilçesi, Aşağıseyit Köyü’ nde 8
asırdır devam geleneksel bir yarışma olan “Sudan Koyun Geçirme Geleneği”
efsanevi bir aşk hikâyesinden esinlenilerek insanın, hayvana olan sevgisi ve
onunla bütünleşmesini ortaya koyan bir festival şeklinde kutlanan bir
ritüeldir. Her yıl çobanlarıyla birlikte sabahın erken saatlerinde başlayıp
ikindi saatine kadar devam eden ritüel sürülerin elkoyunun öncülüğünde Menderes
Irmağı’na girerek karşı tarafa geçmeleri şeklinde icra edilir. Bu yarışmada en
önemli unsur çoban ile hayvanları arasında oluşan güven bağıdır. Çobanına bağlı
sürüler ırmağı geçmede tereddüt etmeyerek yarışı kazanırlar.
31.01.2013 tarihinde 490 sayılı yazı ile İl
Müdürlüğümüzce envantere alınmak üzere “Sudan Koyun Geçirme Geleneği” dalında teklif
edilmiş ve “Çoban Bayramları” başlığı altında Aşağıseyit Koyunları Sudan Geçirme Festivali Bakanlığımızca UNESCO Somut
Olmayan Kültürel Miras Ulusal Envanteri Listesi’ne 18.02.2014 tarihinde 1.022.12 envanter numarası ile kayıt
edilmiştir.
6* Denizli Keşkeği
İlimiz Babadağ İlçesi başta olmak üzere il genelinde
geleneksel Keşkek yemeği yapılarak çeşitli gün ve kutlamalarda baş yemek olarak
yenmektedir. Haşlanmış koyun veya keçi eti ile haşlanmış ve dövülmüş buğdayın
karıştırılarak tereyağı ile servis edilmesi şeklinde yapılan keşkek yemeği,
düğün yemeklerinde, hayır yemeklerinde ve özellikle Babadağ İlçesinde her yıl
Eylül ayının ilk haftasında Geleneksel Keşkek Günü etkinliği ile
yaşatılmaktadır. Türk kültürüne özgü ayrı bir lezzeti vardır.
İl Müdürlüğümüzce 21.08.2013
tarihinde Babadağ İlçesinde asırlardır yapılan geleneksel “Keşkek Yemeği”
envantere alınmak üzere teklif edilmiş ve “Tören Keşkeği Geleneği” başlığı
altında Bakanlığımızca UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Ulusal Envanteri
Listesi’ne 18.02.2014 tarihinde 1.035.42.20 envanter numarası ile kayıt edilerek UNESCO Somut Olmayan Dünya Miras Listesine
alınması sağlanmıştır.
7* Serinhisar’ da Bardakçılık Çömlekçilik
İlimiz Serinhisar İlçesi’nde geleneksel olarak çok eski
tarihlerden beri yapılmakta olan testi, toprak bardak, küp, saksı vb. ürünlerin
üretildiği “Bardakçılık ve Çömlekçilik” geleneği bulunmaktadır. Yörede kırmızı
toprak bol olduğu için hammadde olarak bu sanat dalının gelişmesinde önemli rol
oynamaktadır. Toprak bardaklar suyu soğuk tuttuğu için halen yaygın olarak
kullanılmaktadır.
21.08.2013 tarihinde İl Müdürlüğümüzce Serinhisar İlçesinde
yıllardır devam eden “Bardakçılık, Çömlekçilik Geleneği” envantere alınmak
üzere teklif edilmiş ve “Çömlekçilik Sanatı” başlığı altında Bakanlığımızca UNESCO
Somut Olmayan Kültürel Miras Ulusal Envanteri Listesi’ne 18.02.2014 tarihinde 1.002.18/32.01 envanter numarası ile kayıt
edilmiştir.
İlimiz Tavas ilçesi Medet Köyü’nde ülkemizdeki tek
temsilcisi Necip SAVCI tarafından icra edilen geleneksel seramik sanatına
Terakota denilmektedir. Terakota sanatının geçmişi tam olarak bilinmemekle
birlikte Hitit’ lere kadar uzandığı söylenir. Terakotada esas olan seramiğin
ince olması sırsız olmasıdır. Terakota sırlı seramiğe benzemez, boyası oldukça
zor ve doğal olmasıdır. Seramiğin çok ince olması ve kili kille karıştırıp, toprağı
toprakla boyamak ve resim yapmak işin ustalığı.
17.06.2010 tarihinde Tavas İlçesi Medet Köyü’nde Necip SAVCI
tarafından uzun yıllardır sürdürülen Terakota (Sırlı toprak) sanatı yapımcılığı
UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirası Listesine girmesi için teklifte
bulunulmuştur. Bakanlığımızca UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Ulusal Envanteri Listesi’ne 18.02.2014 tarihinde 1.002.18/32.02 envanter numarası ile kayıt edilmiştir.
9* Tel Kırma Oyası
İlimiz Tavas İlçesi’nde yaklaşık 150 yıldır devam eden “Tel
Kırma” olarak adlandırılan oya işlemesi kültürümüzün el sanatları dalında nadir
unsurlarından biridir. Altın, gümüş, bakır gibi metallerden yapılan tellerin
kumaş üzerine hiçbir kesici alet kullanılmadan işlenmesi ile yapılır. Oya ya da
işleme yapılırken telin doğal olarak bükülmesi tel kırmadır. Tel kırma
kadınların yaptığı bir el sanatı olup, özellikle gelinlik kızların çeyizi için
yaptıkları tel kırma motiflerinin yaşamdan alınmış ayrı bir destansı hikâyesi
vardır.
İl Müdürlüğümüzce 21.08.2013
tarihinde Tavas İlçesinde yıllardır devam eden Tel Kırma (Oya) geleneğinin
(UNESCO) Somut Olmayan Kültürel Mirası Listesine girmesi için Bakanlığımıza
teklifte bulunulmuştur. Bakanlığımızca UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Ulusal Envanteri Listesi’ne 18.02.2014 tarihinde 1.006.03.20 envanter numarası ile kayıt edilmiştir.
10* Boğaz Havaları Geleneği
İlimiz Çameli İlçesi’nde Yörükler arasında yaygın olarak
görülen “Boğaz Havaları” özel kütür örneklerindendir. El parmaklarının boğaza
bastırılarak değişik ses çıkarma tekniğine dayanan türkü söyleme biçimidir.
Parmaklar boğaza bastırılarak ezgide perde değişimi ve hareketlilik sağlanır.
Her sözün ayrı bir ezgi ile söylenme zorunluluğu olmayıp aynı ezgi ile farklı
türküler söylenebilir. Halk müziğimizin kültürel zenginliğini oluşturması
bakımından özel öneme sahiptir.
İl Müdürlüğümüzce 21.08.2013
tarihinde Çameli İlçesinde yıllardır devam eden Boğaz Havaları, (UNESCO) Somut
Olmayan Kültürel Mirası Listesine girmesi için Bakanlığımıza teklifte
bulunulmuştur. Bakanlığımızca UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Ulusal Envanteri Listesi’ne 1.028.03 envanter numarası ile kayıt edilmiştir.
11* Eren Günü Etkinlikleri
İlimiz Beyağaç İlçesi Sandraz Dağı, Çiçekbaba zirvesine
yakın bölgedeki Kartal Gölü çevresinde yaklaşık 7 asırdır yöre halkı tarafından
yapılan Yörük-Türkmen Kültürüne özgü Eren Günü ritüeli yapılmaktadır. Kaynağı
Orta Asya kurgan mezarları kültürüne dayanan ve bu kültürün devamı niteliğinde
olan Eren Günü faaliyeti, bir gün önce Kaltal Gölü bölgesine çıkılması ve
burada kurulan çadırlarda konaklama ve çadır ziyaretleri yapıldıktan sonra
ertesi sabah şafak vakti Eren Dede Türbesi ziyareti yapılır, dualar okunur,
dilekler tutulur, türbe çevresinde turlandıktan sonra kurban kesilip, pişirilip
yenmesiyle tören son bulur. Bu etkinliklerde farklı yerlerden gelenler ile
kaynaşma sosyal açıdan önemlidir. Eren Günü 1994 yılından bu yana Beyağaç
Belediyesi’nde festival olarak yürütülmektedir.
İl Müdürlüğümüzce 21.08.2013
tarihinde Beyağaç İlçesinde sürdürülen ve asırlardır devam eden ve Orta Asya
kültürünün devamı niteliğinde olan Eren Günü etkinlikleri ve festivalinin,
(UNESCO) Somut Olmayan Kültürel Mirası Listesine girmesi için Bakanlığımıza
teklifte bulunulmuştur. Bakanlığımızca UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Ulusal Envanteri Listesi’ne 18.02.2014 tarihinde 1.024.03.20 envanter numarası ile kayıt edilmiştir.
12* Yatağan Palası
İlimiz Acıpayam ilçesi, Yatağan Beldesi’nde 1400’lü
yıllardan beri yapımı devam eden Pala yapımcılığı geleneği, Yatağan Palası ve
“Yatağan” olarak da bilinen kendine özgü bir kılıçtır. Osmanlı Ordusu’nun
önemli silahlarından olan kılıç yapımında Türk Eğrisi olarak bilinen keskin
kısmı içe doğru açılı olan kılıca kulaklı da denir. Yatan beldesinin adı da bu
paladan gelir. Yatağan çok keskin, kısa ve keskin yüzü içe açılı olması
bakımından diğer kılıçlardan ayrılır. Dış bükey kısmı keskin olmadığından zayıf
kişilere karşı bu tarafının kullanılması gelenektendir. Kabzasındaki tutma
yerlerinin özel tasarı ve üzerine hat sanatından işlemeler yapılması bakımından
da bu geleneğin sanatsal yönü ortaya çıkmaktadır.
İl Müdürlüğümüzce 21.08.2013
tarihinde “Yatağan Kılıcı”nın (UNESCO) Olmayan Kültürel Mirası Listesine girmesi için
Bakanlığımıza teklifte bulunulmuştur. Bakanlığımızca UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Ulusal Envanteri Listesi’ne 18.02.2014 tarihinde 1.002.12 envanter numarası ile kayıt edilmiştir.
04.09.2014
Mehmet KORKMAZ
İl Kültür ve Turizm Müdürü
3 Eylül 2014 Çarşamba
DENİZLİ KARAHAYIT SAĞLIK TURİZMi YERLEŞİMİNDEKİ TARİHİ YAPIDA RESTORASYON.
DENİZLİ PAMUKKALE KARAHAYIT TERMAL SAĞLIK TURİZM YERLEŞİMİNDEKİ TARİHİ YAPIDA RESTORASYON.
Denizli’ nin, şifa kaynağı termal sularıyla ünlü Karahayıt
İl Kültür ve Turizm
Müdürlüğü Müze arkeologları tarafından 9 Nisan 2013 -
14 Haziran 2013 tarihleri
arasında yapılan kazı çalışmaları sonucu Anadolu’ da ilk
defa ortaya çıkan, şimdiki
termal yapıların öncüsü sayılacak 'Termal Yapı'
tespiti yapılmıştı. Pamukkale İlçesi,
Karahayıt Mahallesinki bu yapıda Prf.Dr.Celal ŞİMŞEK
bilimsel danışmanlığında
4.08.2014 tarihinde tekrar başlayan kazı ve restorasyon
çalışmaları devam ediyor.
2013 Yılında bir bölüm açığa çıkarılan yapıdaki
çalışmalara öncelikle ot ve
çevre temizliği ile başlanılmıştır. Restorasyon ve
konservasyon için gerekli
malzemeler belirlenerek yapımı eksik paye, başlık ve
arşitrav bölümleri için
yeni traventerler temin edilmiş ve kesim işleri yapılarak
restore çalışmaları
büyük ölçüde tamamlanmıştır. Ayrıca yapının duvarlarından
harç örnekleri
alınarak analizleri doğrultusunda duvarların derz dolguları
tamamlanmak üzeredir.
Yapıda yapılan kazı çalışmalarında bir adet yarım daire
yıkanma havuzu, bir adet dikdörtgen küçük havuz, bir adet yarım daire yıkanma
mekanı ve etrafı paye ve başlıklarla çevrili havuz, güney bölümünde karşılıklı
yarım daire iki adet yarım yuvarlak yıkanma bölümü olmak üzere toplam 4 adet
yarım yuvarlak yıkanma yeri ve iki adet havuz tespit edilmiştir. Yapıdaki
yıkanma bölümleri ve dikdörtgen havuz mermer kaplama olup, havuz alanının
güneyinde ısıtma ( hipokaust) sisteminin geçtiği görülmüştür.
M.S. 4. ve 5. yüzyıla
tarihlenen yapının yuvarlak planlı olan orta mekânında
sıhhi amaçlı kullanılan havuz ortaya çıkarılmıştır.
Basamaklı olan havuzun yüzme
amaçlı değil, tedavi amaçlı kullanıldığı
belirlenmiştir. Havuza termal suyun, Kırmızı
su kaynağından özel kanallarla taşındığı ve kullanılan
termal suyun dışarı atılması
için kanallar yapıldığı belirlenmiştir. Binanın
ısıtılması için Hipokaust sistemi
tespit edilmiştir. Hipokaust, Romalıların MS. 1. yüzyılda
kurdukları merkezi
ısıtma sistemidir. Bu sistem bir yapının zeminine inşa
edilen bir fırınla işlemekteydi.
Fırının ürettiği sıcak hava sütunlardan oluşmuş
"hipokaust" adlı kanallardan
geçiyor ve buradan da bir bacayla evin duvarlarına
veriliyordu. Genel olarak
halka açık hamamların ısıtılmasında kullanılsa da soğuk
aylarda evlerin ısıtılmasında
da kullanılmıştır. Anadolu topraklarında ender
bulunan ve günümüzde halen devam eden
Karahayıt bölgemizin 4-5. yüzyıldan bu yana sağlık
amaçlı kullanılan bir turizm
merkezi olduğu, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Müze
arkeologları tarafından bu
yaptığımız çalışmalarda elde edilen bilgi ve belgelerle
ortaya çıkmıştır.
UNESCO DÜNYA SOMUT KÜLTÜREL VE DOĞAL MİRAS LİSTESİ’ NDE DENİZLİ
Türkiye Dünya Miras Geçici Listesi
UNESCO Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme kapsamında Taraf Devletler, UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kaydedilmesi uygun olan varlıklara ilişkin envanterlerini (geçici liste) UNESCO Dünya Miras Merkezi’ne iletmekle yükümlüdürler. UNESCO Dünya Miras Merkezi’nce yayınlanan bu listede yer alan varlıklara ilişkin hazırlanan adaylık dosyaları Dünya Miras Komitesi’ne sunulmaktadır. Geçici Listeler hazırlanırken varlıkların Dünya Miras Komitesi’nce belirlenen kriterleri karşılama durumları ile mimari, tarihi, estetik ve kültürel, ekonomik, sosyal, sembolik ve felsefi özellikleri de dikkate alınmaktadır.
İlk kez 1994 yılında UNESCO Dünya Miras Merkezi'ne iletilen Geçici Listemiz 2000, 2009, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yıllarında güncellenmiş olup bu listede 3 karma (kültürel/doğal), 3 doğal ve 77 kültürel olmak üzere toplam 83 adet varlık bulunmaktadır.
Amacımız; bu evrensel kültürel ve doğal değerlerimizin dünyaya tanıtılması ve korunmaları için uluslararası kaynaklardan da yararlanılarak gelecek kuşaklara en iyi şekilde aktarılmasıdır.
UNESCO Dünya Miras Geçici Listemizde aşağıdaki varlıklarımız yer almakta olup; detaylı bilgilere UNESCO Dünya Miras Merkezi’nin resmi web sitesi olan http://whc.unesco.org/en/tentativelists/state=tr adresinden ulaşılabilmektedir.
- Ahlat Eski Yerleşimi ve Mezar Taşları (Bitlis) [2000]
- Alahan Manastırı (Mersin) [2000]
- Alanya (Antalya) [2000]
- Harran ve Şanlıurfa Yerleşimleri (Şanlıurfa) [2000]
- İshakpaşa Sarayı (Ağrı) [2000]
- Konya Selçuklu Başkenti (Konya) [2000]
- Mardin Kültürel Peyzaj Alanı (Mardin) [2000]
- Selçuklu Kervansarayları Denizli-Doğubayazıt Güzergâhı [2000]
- St. Nicholas Kilisesi (Antalya) [2000]
- St. Paul Kilisesi, St. Paul Kuyusu ve Çevresi (Mersin) [2000]
- Sümela Manastırı (Trabzon) [2000]
- Likya Uygarlığı Antik Kentleri (Antalya ve Muğla) [2009]
- Perge Antik Kenti (Antalya) [2009]
- Sagalassos Antik Kenti (Burdur) [2009]
- Beyşehir, Eşrefoğlu Camii (Konya) [2011]
- St. Pierre Kilisesi (Hatay) [2011]
- Aizanoi Antik Kenti (Kütahya) [2012]
- Beçin Ortaçağ Kenti (Muğla) [2012]
- Birgi Tarihi Kenti (İzmir) [2012]
- Gordion (Ankara) [2012]
- Hacı Bektaş Veli Külliyesi (Nevşehir) [2012]
- Hekatomnos Anıt Mezarı ve Kutsal Alanı (Muğla) [2012]
- Niğde’nin Tarihi Anıtları (Niğde) [2012]
- Mamure Kalesi (Mersin) [2012]
- Odunpazarı Tarihi Kent Merkezi (Eskişehir) [2012]
- Yesemek Taş Ocağı ve Heykel Atölyesi (Gaziantep) [2012]
- Zeugma Arkeolojik Siti (Gaziantep) [2012]
- Laodikeia Antik Kenti (Denizli) [2013]
- Sardes Antik Kenti ve Bintepeler Lidya Tümülüsleri (Manisa) [2013]
- Ceneviz Ticaret Yolu’nda Akdeniz’den Karadeniz’e Kadar Kale ve Surlu Yerleşimleri [2013] *
- Anavarza Antik Kenti (Adana) [2014]
- Kaunos Antik Kenti (Muğla) [2014]
- Korykos Antik Kenti (Mersin) [2014]
- Arslantepe Arkeolojik Alanı (Malatya) [2014]
- Kültepe Arkeolojik Alanı (Kayseri) [2014]
- Çanakkale ve Gelibolu 1. Dünya Savaşı Alanları (Çanakkale) [2014]
- Eflatunpınar: Hitit Su Anıtı (Konya) [2014]
- İznik (Bursa) [2014]
- Mahmutbey Camii (Kastamonu) [2014]
- Ahi Evran Türbesi (Kırşehir) [2014]
- Vespasianus-TitusTüneli (Hatay) [2014]
- Zeynel Abidin Camii ve Mor Yakup Kilisesi (Mardin) [2014]
- Anadolu Selçuklu Medreseleri (Erzurum, Sivas, Kayseri, Konya ve Kırşehir) [2014]
- Akdamar Anıt Müzesi (Kilisesi) (Van) [2015]
- Dağlık Frigya Vadisi (Kütahya, Afyon ve Eskişehir) [2015]
- Antik Aspendos Kenti Tiyatrosu ve Su Kemerleri (Antalya) [2015]
- Yıldız Saray Kompleksi (İstanbul)[2015]
- Stratonikeia Antik Kenti (Muğla) [2015]
- Uzunköprü (Edirne) [2015]
- Eshab-ı Kehf (Kahramanmaraş) [2015]
- Mudurnu Tarihi Ahi Kenti (Bolu) [2015]
- İsmail Fakirullah Türbesi (Siirt) [2015]
- Sultan II. Beyazıd Han Külliyesi (Edirne) [2016]
- Nuruosmaniye Külliyesi (İstanbul) [2016]
- Kibyra Antik Kenti (Burdur) [2016]
- Van Kalesi (Van) [2016]
- Yivli Minare Camii (Antalya) [2016]
- Sivrihisar Ulu Camii (Eskişehir) [2016]
- Bodrum Kalesi (Muğla) [2016]
- Silvan Malabadi Köprüsü (Diyarbakır) [2016]
- Hacıbayram Camii (Ankara) [2016]
- Assos Arkeolojik Alanı (Çanakkale) [2017]
- Ayvalık Endüstriyel Peyzajı (Balıkesir) [2017]
- İvriz Kültürel Peyzajı (Konya) [2017]
- Harput Tarihi Kenti (Elazığ) [2018]
- Anadolu’daki Ahşap Tavanlı ve Ahşap Destekli Camiler (Konya, Kastamonu, Eskişehir, Afyonkarahisar, Ankara) [2018]
- Justinianus Köprüsü (Sakarya) [2018]
- Gaziantep Yeraltı Su Sistemleri: Kasteller ve Livaslar (Gaziantep) [2018]
- Anadolu Türk Mirasının Erken Dönemi: Niksar, Danişmend Hanedanının Başkenti (Tokat) [2018]
- Priene Arkeolojik Alanı (Aydın) [2018]
- Sarıkaya Roma Hamamı (Yozgat) [2018]
- Beypazarı Tarihi Kenti (Ankara) [2020]
- İzmir Tarihi Liman Kenti (İzmir) [2020]
- Karatepe-Aslantaş Arkeolojik Alanı (Osmaniye) [2020]
- Koramaz Vadisi (Kayseri) [2020]
- Zerzevan Kalesi ve Mithraeum (Diyarbakır) [2020]
Kültürel olarak;
Kekova (Antalya) [2000]
Karma olarak;
Kızılırmak Deltası (Samsun) [2016]
Ballıca Mağarası Doğa Parkı (Tokat) [2019]
Doğal olarak listede yer almaktadır.
Açıklama:
* : Anılan seri adaylık dosyasına 2020 yılında Çeşme Kalesi ile Güvercinada Kalesi ve Kuşadası Şehir Surları eklenmiştir.
Açıklama:
* : Anılan seri adaylık dosyasına 2020 yılında Çeşme Kalesi ile Güvercinada Kalesi ve Kuşadası Şehir Surları eklenmiştir.
Türkiye Dünya Kültürel Miras Listesi
Bütün insanlığın ortak mirası olarak kabul edilen evrensel değerlere sahip kültürel ve doğal varlıkları dünyaya tanıtmak, toplumda söz konusu evrensel mirasa sahip çıkacak bilinci oluşturmak ve çeşitli sebeplerle bozulan, yok olan kültürel ve doğal değerlerin yaşatılması için gerekli işbirliğini sağlamak amacıyla UNESCO’nun 17 Ekim – 21 Kasım 1972 tarihleri arasında Paris’te toplanan 17. Genel Konferansı kapsamında, 16 Kasım 1972 tarihinde “Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme” kabul edilmiştir. 14.04.1982 tarih ve 2658 sayılı Kanunla katılmamız uygun bulunan bu Sözleşme, 23.05.1982 tarih ve 8/4788 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla onaylanarak, 14.02.1983 tarih ve 17959 sayılı Resmî Gazete'de yayınlanmıştır.
Uluslararası önem taşıyan ve bu nedenle takdire ve korunmaya değer doğal oluşumlara, anıtlara ve sitlere “Dünya Mirası” statüsü tanınmaktadır. Sözleşmeyi kabul eden üye devletlerin UNESCO’ya başvurusuyla başlayan ve Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) ve Uluslararası Doğayı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) uzmanlarının başvuruları değerlendirmesi sonunda tamamlanan bir işlem dizisinden sonra aday varlıklar Dünya Miras Komitesinin kararı doğrultusunda bu statüyü kazanmaktadır.
2019 yılı itibariyle Dünya genelinde UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kayıtlı 1121 kültürel ve doğal varlık bulunmakta olup bunların 869 tanesi kültürel, 213 tanesi doğal, 39 tanesi ise karma (kültürel/doğal) varlıktır. Her yıl gerçekleşen Dünya Miras Komitesi toplantıları ile bu sayı artmaktadır. Detaylı bilgilere Dünya Miras Merkezi’nin resmi web sitesi olan http://whc.unesco.org/en/list adresinden ulaşılabilmektedir.
Ülkemizin, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün sorumluluğu altında yürüttüğü çalışmalar neticesinde bugüne kadar UNESCO Dünya Miras Listesi’ne 18 adet varlığımızın alınması sağlanmıştır. Bu varlıklardan;
- İstanbul [1985]
- Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (Sivas) [1985]
- Hattuşa (Boğazköy) - Hitit Başkenti (Çorum) [1986]
- Nemrut Dağı (Adıyaman - Kahta) [1987]
- Xanthos-Letoon (Antalya - Muğla) [1988]
- Safranbolu Şehri (Karabük) [1994]
- Troya Antik Kenti (Çanakkale) [1998]
- Edirne Selimiye Camii ve Külliyesi (Edirne) [2011]
- Çatalhöyük Neolitik Kenti (Konya) [2012]
- Bergama Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı (İzmir) [2014]
- Bursa ve Cumalıkızık: Osmanlı İmparatorluğunun Doğuşu (Bursa) [2014]
- Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri [2015]
- Efes (İzmir) [2015]
- Ani Arkeolojik Alanı (Kars) [2016]
- Afrodisias (Aydın) [2017]
- Göbeklitepe Arkeolojik Alanı (Şanlıurfa) [2018]
HEM KÜLTÜREL, HEM DOĞAL MİRAS ;
UNESCO’ nun hem kültürel, hem doğal miras listesindeki turizm
cenneti….
Pamukkale’yi İlk gördüğünüzde pamuğa ya da buluta benzetmeniz
doğaldır. Yakınlaştığınızda ise şifalı termal suların sanatçı kimliğine
bürünerek binlerce yıllık uğraşısı ile oluşturduğu travertenler ve bulutların
üzerine kurulmuş gibi görünen Hierapolis Antik Kenti ile karşılaşırsınız. En az
10 bin yıllık bir yerleşkeye sahip bölgenin yazılı tarihi M.Ö. 190 olarak
kayıtlıdır. Şehrin bu bölgeye kurulmasının sebebi de şifalı termal sudur.
Pamukkale travertenlerinin uzaktan görünümü, binlerce metre yükseklikteki
bulutların size yakınlaşması ya da bembeyaz kar kristallerinin kapladığı
ışıldayan katmanlı tarlalar gibidir. Mesafe yakınlaştıkça bulutsu karların
üstünden berrak suların aktığını görürsünüz. Teninizle hissettiğinizde ise
bunun bambaşka bir doğa dokusu olduğunu ve benzersiz bir deneyim yaşadığınızı
anlarsınız. Böylesi orijinal doğa güzelliği ile buluşmanızı sağlayan
Pamukkale’nin travertenleri bu büyünün asıl sahibidir. Pamukkale termal kaynağı
antik dönemlerden itibaren kullanılmaktadır. Yüzlerce yıldır insanlığa şifa
sunmuştur.
Doğanın düşsel
mucizesi, termal kaynakların sunduğu şifayla binlerce yıl insanlığı kucaklamış;
kristalleşmiş pamuk tarlalarını andıran travertenleri ile Türkiye’nin favori
destinasyonu, Denizli turizmindeki baş aktör olan Pamukkale Örenyeri; bu
10 kriterden üçünü karşılamış olup, 09.12.1988 tarih ve 485
sıra numarası ile hem kültürel, hem doğal miras olarak UNESCO
Dünya Miras Listesi’ne alınmıştır.
Açık hava müzesi ve yaşayan bir arkeoloji
parkı Laodikya ……
Laodikya Antik Kenti, İlimiz merkezine 6 km mesafede, Pamukkale
yolunun üzerinde yer alır. Verimli Lykos Ovası’ ndaki Hellenistik kent, M.Ö. 3.
yy.ın ortalarında Seleukos Kralı II. Antiokhos tarafından karısı Laodike adına
kurulmuştur. Önemli arkeolojik kalıntılara sahip kentte yerleşme bir
Hellenistik dönem kuruluşu olmasına rağmen yapılan kazı çalışmaları, Erken
Kalkolitik Dönem (Bakır Çağı, M.Ö. 5500)’ den M.S. 7. yy.a kadar kesintisiz
yerleşimlerin varlığını ortaya koymuştur. Hellenistik, Roma İmparatorluk ve
Erken Bizans Dönemleri Laodikya’ sı, uygarlık tarihinin ünik ve
olağanüstü yapılarını bağrında yaşatmıştır.
Laodikya, İncil’ de adı geçen Yedi
Kilise’ den birine sahip olan Hristiyanlık Dünyası’ nın önemli
bir “Kutsal Hac Merkezi” dir. Bu sayede günümüzde dünyanın
dört bir tarafından gelen birçok farklı dini grup Laodikya’ da ayin
düzenlemektedir.
Bakanlar Kurulu Kararı ile 10 yıldır PAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Celal ŞİMŞEK başkanlığında geniş bir ekip tarafından kazı ve restorasyon çalışmaları sürdürülmektedir. 2008 yılından itibaren Denizli Belediyesi ve Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında yapılan protokol sayesinde, Türkiye’ de bir ilk olarak 12 ay yapılan kazı ve restorasyon çalışmaları ile Laodikya, açık hava müzesi ve yaşayan bir arkeoloji parkına dönüştürülmüştür.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve
Müzeler Genel Müdürlüğü’ nün 7 Ocak 2013 tarih ve 3357 sayılı yazılarıyla,
Laodikya Antik Kenti’ nin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne alınmasına
yönelik çalışmalar başlamış olup, bu çalışmalarda kullanılmak üzere Laodikya
Antik Kenti ile ilgili bilgi, belge ve fotoğraflar İl Kültür ve Turizm
Müdürlüğümüzün 13 Şubat 2013 tarih ve 665 sayılı yazısıyla Kültür ve Turizm
Bakanlığı’ na iletilmiştir.
* UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne Türkiye’den 52
yer aday olmuş,
2 karma (kültürel/doğal) 1 doğal ve 49
kültürel olmak üzere toplam 52 adet varlık bulunmaktadır. Bu yerlerden İlimizde bulunan, Anadolu
dışında yer alan ve Dünya Kültür Mirasının en önemli sitlerinden biri olan
Atina Akropolis’ inden daha çok ve büyük yapılara sahip olan Laodikya
Antik Kenti, üç kriteri
karşılamış olup, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ nün 20.05.2013 tarih ve 98106
sayılı yazılarıyla, 15 Nisan 2013
tarihinde kültürel miras olarak UNESCO Somut Kültürel Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne alındığı
bildirilmiştir.
Ecdadımız Selçuklu Eseri Akhan
Kervansarayı …
Coğrafi konumu nedeniyle, eski çağlardan beri doğu ile batı arasında bir köprü
işlevi gören Anadolu, İpek Yolunu en önemli kavşak noktalarından biri olmuştur.
Orta Çağ’ da, İpek Yolları Çin’den başlayıp Orta Asya’da birden fazla güzergâhı
izleyerek ve Anadolu’yu geçerek Trakya üzerinden Avrupa’ ya uzanmıştır. Ayrıca,
Ege kıyılarında Efes ve Milet, Karadeniz’ de Trabzon ve Sinop, Akdeniz’ de
Alanya ve Antalya gibi önemli limanları kullanarak deniz yolu ile de Avrupa’ya
ulaşmıştır.
Ülkemizde İpek Yolu: Kuzeyde: Trabzon, Gümüşhane, Erzurum, Sivas, Tokat,
Amasya, Kastamonu, Adapazarı, İzmit, İstanbul, Edirne, İllerimizi, Güneyde:
Mardin, Diyarbakır, Adıyaman, Malatya, Kahramanmaraş, Kayseri, Nevşehir,
Aksaray, Konya, Isparta, Denizli, Antalya İl Merkezlerini izleyerek
Ayrıca, Erzurum, Malatya, Kayseri, Ankara, Bilecik, Bursa, İznik, İzmit,
İstanbul güzergahının da kullanıldığı bilinmektedir.
Selçuklular, Anadolu’ daki ticari faaliyetleri canlı tutmak, güvenliği sağlamak
amacıyla önlemler almışlar ve bu yollar üzerinde hanlar (kervansaraylar) inşa
etmişlerdir.
Anadolu Selçuklu Devleti’ nden kalma son eser olan Akhan Kervansarayı, Denizli ’nin kuzey doğusunda ve Afyon yolu güzergâhındadır. Akhan Kervansarayı, Selçuklu komutanı Kara Sungur tarafından 13.yy’ da yaptırılmıştır. Akhan Kervansarayı yapımında beyaz taşlar kullanıldığı için Akhan adını almıştır. Duvarları kesme taşlarla yapılmış ve halen ayaktadır.
Bakanlığımız, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ nün sorumluluğu altında yürüttüğü çalışmalar neticesinde UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne Türkiye’ den 37 yer aday olmuş, bu yerlerden İlimizde bulunan Selçuklu dönemi yapısı Akhan Kervansarayı üç kriteri karşılamış olup, 25.02.2000 yılında UNESCO Somut Kültürel Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne alınmıştır.
Anadolu Selçuklu Devleti’ nden kalma son eser olan Akhan Kervansarayı, Denizli ’nin kuzey doğusunda ve Afyon yolu güzergâhındadır. Akhan Kervansarayı, Selçuklu komutanı Kara Sungur tarafından 13.yy’ da yaptırılmıştır. Akhan Kervansarayı yapımında beyaz taşlar kullanıldığı için Akhan adını almıştır. Duvarları kesme taşlarla yapılmış ve halen ayaktadır.
Bakanlığımız, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ nün sorumluluğu altında yürüttüğü çalışmalar neticesinde UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne Türkiye’ den 37 yer aday olmuş, bu yerlerden İlimizde bulunan Selçuklu dönemi yapısı Akhan Kervansarayı üç kriteri karşılamış olup, 25.02.2000 yılında UNESCO Somut Kültürel Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne alınmıştır.
Mehmet KORKMAZ
İl Kültür ve Turizm Müdürü
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
https://denizli-turizmi.blogspot.com/2014/07/
https://denizli-turizmi.blogspot.com/2014/07/
-
DENİZLİ MAĞARALARI 1-Acıpayam Dodurgalar Keloğlan Mağarası: Gelişmiş batı ülkeleri ve A.B.D de 18. yüzyılın ortaları...
-
DENİZLİ İÇELERİ 1-ACIPAYAM İLÇENİN TARİHİ: Eski çağlarda " İndos Vadisi" olarak bilinen bölge, sırasıyla Hititler, İonlar,Akalar...