4 Eylül 2019 Çarşamba

KARAHAYIT TERMAL SAĞLIK TURİZMİ


Yılın her mevsiminde ana kaynağından "58" derece çıkan Karahayıt 'ın kendine has kırmızı renkli şifalı termal suyu ve termal çamuru, Ege Üniversitesi hidroklimatoloji enstitüsünün vermiş olduğu rapora göre içerdiği zengin mineralleri ile eşsiz bir sağlık kaynağıdır. Karahayıt 'ta bulunan turistik tesislerde (otel, Apart Otel ve Pansiyonlarda) Kırmızı Su ve Termal Çamur sayesinde pek çok hastalık ve sağlık probleminize şifa bulacaksınız.
 Banyo uygulamaları şeklinde;

* Ortopedik ve nörolojik sekellerin rehabilitasyonunda tamamlayıcı tedavisinde,

* Romatizmal hastalıklar
* Siyatik, bel-boyun fıtığı, kireçlenme
* Dolaşım sistemi hastalıkları ve sedasyon (ruhi rahatlatma) özelliği
* Nörolojik rehabilitasyon gerektiren hastalıklar
* Ameliyat sonrası tutukluk ve sertliklerin giderilmesi
* Kadın hastalıkları
* Stres ve strese bağlı tüm hastalıkların rehabilitasyonu



* Uykusuzluk ve yorgunluklar

* Saç, tırnak ve derideki hücrelerin canlanması
* Cilt ve deri hastalıkları
* Kırıkların alçılarının alınmasını mütaakip gelişen kontraktürlerin giderilmesi
* Adele spazmlarının giderilmesi
* Gut hastalığı, Nevralji, nevrit, Artrozlar, Kolit hastalıklarının tedavisi.



İçme suyu uygulamaları şeklinde kullanılarak;

* Üst gastrointestinal sistemin fonksiyonel bozukluklarında,
* Mide ve yemek borusu rahatsızlıklarında
* Kemik erimesinde,kalsiyum ihtiyacının
tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılabileceği belirtilmiştir.

  





Çamur banyosu şeklinde kullanılarak;
suyun içinde bulunan çamurun cilde sürülmesinin :
* cildi yumuşatma,
* Gözenekleri açma,
* Selülit ve çatlak tedavisi ve toparlama etkisi
* Antiseptik tesiri ile akne ve sivilceleri yok etme
* Kırışıklıkları giderme, siğilleri absorte etme
özellikleri bulunmaktadır.



Denizli fotoğrafları videosu


DENİZLİ
Ülkemizin lokomotif illerinden olan Denizli, Anadolu Yarımadası'nın güneybatı, Ege Bölgesi'nin güneydoğusunda , Ege ve Akdeniz Bölgeleri arasında antik dönemden günümüze geçiş ve kavşak noktası, ticaret ve haberleşme merkezi iken günümüzde de aynı özelliğini korumakta olup, karayolu, demiryolu ve havayolu ulaşımı olanaklarına sahip tüm illere ulaşım son derece kolaydı
Egenin güneyinde tarihi mirası, muhteşem doğası, dünyaya açılan gelişmiş sanayisi, organik tarımı UNESCO Dünya Miras Listesindeki Pamukkale'si, çalışkan ve girişimci insanlarıyla eşsiz bir turizm kentidir.
Denizli denince, dünyada başka bir benzeri bulunmayan muhteşem doğa harikası Pamukkale, geçmişten günümüze kadar Denizli’nin simgesi haline gelen uzun ve ahenkli ötüşüyle, duruşundaki heybetli masalsı asaletiyle, Dünyanın Uzun Öten Tek Irkı Kentin Sembolü Denizli Horozu, tekstil, travertenler ve termal kaplıcalar akla gelmektedir.
Türkiye’nin favori destinasyonu, Denizli turizminin baş aktörü Egenin bembeyaz incisi, UNESCO tarafından hem kültürel hem de doğal dünya mirası kabul edilen Pamukkale, dünyada eşi benzeri bulunmayan beyaz travertenlerin ışıltısıyla görenleri kendine hayran bırakan dünyanın sayılı turizm cazibe merkezi ünvanını almıştır.
Pamukkale’yi İlk gördüğünüzde pamuğa ya da buluta benzetmeniz doğaldır. Yakınlaştığınızda ise şifalı termal suların sanatçı kimliğine bürünerek binlerce yıllık uğraşısı ile oluşturduğu travertenler ve bulutların üzerine kurulmuş gibi görünen Hierapolis Antik Kenti ile karşılaşırsınız. En az 10 bin yıllık bir yerleşkeye sahip bölgenin yazılı tarihi M.Ö. 190 olarak kayıtlıdır. Şehrin bu bölgeye kurulmasının sebebi de şifalı termal sularıdır.
Modern tesisleriyle yılda 2 milyondan fazla turisti ağırlayan Pamukkale, antik mirasları ve tarihi birikimiyle bir açık hava müzesi gibidir.
Denizli’nin turizm açısından önemli yerlerinden biri de UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesindeki Laodikeiadır.
Ayrıca İpek Yolu üzerindeki Selçuklu Komutanı Karasungur tarafından kesme beyaz taşlardan 13.yy da yaptırılan Akhan Kervansarayı ile Çardakhan UNESCO dünya Mirası Geçici listesinde yer almaktadır.
UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi Ulusal Envanterinde Denizliden;Zeybeklik Geleneği, Çalgı Yapımcılığı adı altında sipsi yapımı, Çal, Baklan, Çivril Yöresinde 8 asırdır devam eden sudan koyun geçirme çoban bayramları geleneği, Serinhisar ve Sarayköy ilçelerinde geleneksel olarak devam eden bardakçılık ve çömlekçilik geleneği, Acıpayam ve Çameli ilçeleri başta olmak üzere il genelinde devam eden geleneksel sohbet toplantılarından yarenlik geleneği ve başta Babadağ olmak üzere il genelinde devam eden tören keşkeği geleneğinden Denizli keşkeği yer almaktadır.
Ülkemizden seçilen somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı 7 kişiden birisi olan “Çam Düdüğü” alanında yurt içinde ve yurt dışında yaptığı çalışmalardan ve hizmetlerinden dolayı “2008 Yılı UNESCO Yaşayan İnsan Hazinesi” ilan edilen Hayri DEV doğal güzellikleri ile ünlü Çameli Gökçeyaka’da yaşamaktadır.
Denizli sahip olduğu jeotermal kaynakları sayesinde, elektrik üretimini üst seviyelere çıkarmış, organik tarımın merkezi haline gelmiş ve termal sağlık turizminde tarihden günümüze sıcak sulardan faydalanan nadir illerdendir.
Denizli, Honaz Dağı, Beyağaç Sandıras Dağları Kartal Gölü, Çivril Akdağ ve Babadağ’daki yöreye özgü florası ile botanik turizminde dünyanın önemli botanik turizmi kentidir.
Denizli’de Çivril Işıklı Gölü, Buldan Süleymanlı Gölü, Çardak Acıgöl, Çaltı Göllerinde çok sayıdaki kuş türleriyle 4 mevsim kuş gözetleme turizmi yapılabilmektedir.
Bozdağ Kayak Merkezi; 2419 metre yükseklikte, Ege Bölgesinde, Acıpayam -Gireniz Vadisi ile Tavas - Barza Ovası arasında, Denizli-Antalya karayoluna 56 km , Tavas İlçesine 39 km, Nikfer’e 14 km mesafede yer almaktadır.
Denizli üreten bir şehirdir. Buldan ve Kızılcabölüğün el tezgahları, Babadağ'ın ev tekstili, Yatağanın bıçakları, Yeşilyuva dericilikte ayakkabıcılık’da, Türkiye leblebisinin %70 ini üreten Leblebinin anavatanı Serinhisar, Çivril'in elması, Honaz'ın kirazı, Güney ve Çal ilçelerinin dünyaca meşhur tada sahip şaraplık üzümleriyle Dionysos’ tan Günümüze Bağ ve Şarapçılık her ilçesinde dünyaya farklı zenginlikler sunar.
El emeğinin ve sanatın bir diğer örneği olan cam sanatı Denizli’de hala isimsiz kahramanların usta ellerinde can buluyor. Çeşm-i bülbül ile taçlanan bu eserler Denizli’den dünyaya eşsiz bir cam sanatı mirasını sunuyor.
Denizli Pamukkale Üniversitesi, 50 bine yaklaşan öğrenci kapasitesi, teknolojik yatırımları ve güçlü akademisyen kadrosuyla Uluslararası Kongrelere ev sahipliği yapan, Türkiye'de ve Avrupa'da ses getiren bilimsel çalışmalara imza atmaktadır.

Denizli Türkiye'nin parlayan yıldızı.
Denizli Türkiye'nin parlayan yıldızı.
Denizli Türkiye'nin parlayan yıldızı.


3 Eylül 2019 Salı

PAMUKKALE KARAHAYIT 1800 YILLIK TARİHİ TERMAL TEDAVİ MERKEZİ VE HAMAM KOMPLEKSİ

DENİZLİ PAMUKKALE KARAHAYIT 1800 YILLIK TARİHİ TERMAL TEDAVİ
 MERKEZİ VE HAMAM KOMPLEKSİ 


Denizli’ nin, şifa kaynağı termal sularıyla ünlü Karahayıt İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü 
Müze arkeologları tarafından 9 Nisan 2013 - 14 Haziran 2013 tarihleri arasında yapılan 
kazı çalışmaları sonucu Anadolu’ da ilk defa ortaya çıkan, şimdiki termal yapıların öncüsü
 sayılacak 'Termal Yapı' tespiti yapılmıştı. Pamukkale İlçesi, Karahayıt Mahallesinki bu 
yapıda 4.08.2014 tarihinde tekrar başlayan kazı ve restorasyon çalışmaları 31.12.2014 
de tamamlanmıştır. 
Bu yapıda yapılan kazı çalışmaları neticesinde; Karahayıt’a insanların
şifa bulmak amacıyla geldiği ve termal tedavinin bu bölgede 1.800 yıldır yapıldığı tespit
 edilmiştir.
2013 Yılında bir bölüm açığa çıkarılan yapıdaki çalışmalara öncelikle ot ve 
çevre temizliği ile başlanılmıştır. Restorasyon ve konservasyon için gerekli malzemeler 
belirlenerek yapımı eksik paye, başlık ve arşitrav bölümleri için yeni traventerler temin 
edilmiş ve kesim işleri yapılarak restore çalışmaları tamamlanmıştır. Ayrıca yapının
 duvarlarından harç örnekleri alınarak analizleri doğrultusunda duvarların derz dolguları 
da tamamlanmıştır.Yapıda yapılan kazı çalışmalarında bir adet yarım daire yıkanma havuzu,
 bir adet dikdörtgen küçük havuz, bir adet yarım daire yıkanma mekanı ve etrafı paye ve
 başlıklarla çevrili havuz, güney bölümünde karşılıklı yarım daire iki adet yarım yuvarlak 
yıkanma bölümü olmak üzere toplam 4 adet yarım yuvarlak yıkanma yeri ve iki adet havuz
 tespit edilmiştir. Yapıdaki yıkanma bölümleri ve dikdörtgen havuz mermer kaplama olup, 
havuz alanının güneyinde ısıtma ( hipokaust) sisteminin geçtiği görülmüştür.

M.S. 4





. ve 5. yüzyıla tarihlenen yapının yuvarlak planlı olan orta mekânında sıhhi amaçlı 

kullanılan havuz ortaya çıkarılmıştır. Basamaklı olan havuzun yüzme amaçlı değil, tedavi 

amaçlı kullanıldığı belirlenmiştir. Havuza termal suyun, Kırmızı su kaynağından özel 
kanallarla taşındığı ve kullanılan termal suyun dışarı atılması için kanallar yapıldığı belirlenmiştir. 
Binanın ısıtılması için Hipokaust sistemi tespit edilmiştir. Hipokaust, Romalıların MS.
 1. yüzyılda kurdukları merkezi ısıtma sistemidir. Bu sistem bir yapının zeminine inşa 
edilen bir fırınla işlemekteydi. Fırının ürettiği sıcak hava sütunlardan oluşmuş "hipokaust"
 adlı kanallardan geçiyor ve buradan da bir bacayla evin duvarlarına veriliyordu. Genel olarak 
halka açık hamamların ısıtılmasında kullanılsa da soğuk aylarda evlerin ısıtılmasında da 
kullanılmıştır.Anadolu topraklarında ender bulunan ve günümüzde halen devam eden 
Karahayıt bölgemizin 4-5. yüzyıldan bu yana sağlık amaçlı kullanılan bir turizm merkezi
 olduğu, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Müze arkeologları tarafından bu yaptığımız
 çalışmalarda elde edilen bilgi ve belgelerle ortaya çıkmıştır.


Fotoğraf açıklaması yok.

Fotoğraf açıklaması yok.

2 Eylül 2019 Pazartesi

TRİPOLİS GEZİ GÜZERGAHI

HİSARKÖY ATTUDA ANTİK KENTİ:

HİSARKÖY ATTUDA ANTİK KENTİ:
Attuda (Hisarköy) Denizli İli, Sarayköy İlçe sınırları içerisinde ve ilçenin yaklaşık 17 km
güneybatısında yer almaktadır.
Antik dönemde Caria ve Phrygia arasında bir sınır kentidir. Çürüksu Vadisinde bulunan 
Tripolis ve Laodikeia' yı Aphrodisias' a bağlayan en kısa yol Attuda' dan geçmektedir. 
Kentin ilk kuruluşu hakkında kesin bir bilgi bulunmamasına rağmen, Lykos Vadisinde 
kurulan kentlerle çağdaş olduğu ve Hellenistik Dönemde kurulmuş olduğu tahmin edilmektedir. Lykos Vadisindeki kentler ile Aprodisias arasındaki ticarî, ekonomik ve 
sanatsal bağlantıyı kurmada önemli bir rol oynamıştır.Doğu ve batıdan gelen iki derenin çevrelediği yüksekçe bir tepe üzerinde kurulan kentin daha çok savunmaya önem verdiği ve ulaşım yolunu kontrolü altında tuttuğu görülmektedir.

Antik kaynaklarda, Attuda' da Men kültü olduğu, bu tanrıya bir tapınak yapılarak ona tapınıldığı,       
tapınak içinde at üzerinde tanrı Men' e ait heykel olduğu yazılmaktadır. Ayrıca Zeus, Apollon, Dionysos ve Asklepios heykelleri ile Artemis Anaitis kültünün de Attuda'da bulunduğunu antik kaynaklar belirtmektedir. Bu kaynaklarda Men Karou ve 
Men Arrastos' a ait tapınakta tanrıça Kybele' ye ayrı bir önem verildiğinden bahsedilmektedir.Antik kentte imparatorluk öncesi ve sonrasında sikke basılmıştır.
 Sikkelerin bir yüzünde, Attuda yazısı diğer yüzde ise tanrılar ve yöneticilerin portreleri yer almaktadır.Günümüzde antik kentin bulunduğu alanda Hisarköy yer aldığından yüzeyde herhangi bir kalıntı görmek mümkün değildir. Hellenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait bazı eserler kurulan müze deposunda teşhir edilmektedir.Sarayköy ilçesine bağlı Hisar Mahallesi’nde yer alan taş evler,Attuda Antik Kenti üzerine 
yapılmıştır. Antik kalıntılarla iç içe olan alanda 120’den fazla tescilli ev bulunmaktadır.
Hisar taş evlerinin karakteristik özelliklerine bakıldığında;
genellikle tek veya iki katlı oldukları görülmektedir. Evlerin tamamına yakını yöresel 
moloz kırma taş malzemeden yapılmıştır. Yapıların duvarlarında Attuda Antik Kenti’ne 
ait çeşitli mimari parçalar görülebilmektedir 



Atatürk'ün Denizli'ye Gelişi

Atatürk'ün Denizli'ye Gelişi

Atatürk, Denizli iline 4 şubat 1931 günü gelmiştir. Bu gezi Ata’nın 
"Büyük Ege Gezisi" olarak bilinen program içinde bulunmaktaydı. 
4 şubat 1931 Çarşamba günü sabahleyin 8.10'da Aydın’dan hareket 
eden özel tren, Ata’yı aynı gün saat 13.00'te Denizli'ye getirmiştir.

İki gün öncesinden Büyük Kurtarıcının Denizli'ye gelişini öğrenen halk,
 erken saatlerde istasyonun bulunduğu çevreyi doldurmuştu. Binlerce
 Denizlilinin gösterdiği coşkun tezahürat ve sevgi gösterisi arasından 
trenden inen Atatürk, halkı selamlayarak geçmiş ve istasyon caddesinden, 
beraberindeki heyetle birlikte o zamanki parti binasına geldi.
Bir süre bu binada dinlenen Atatürk, Çamlık yolu üzerinde bulunan ve o
 zaman için Isparta'daki 5.kolorduya bağlı 5l.piyade ve 33. topçu alaylarını 
ziyaret etmiş ve alayların subaylarından bir grup Ata’yı karşılamışlardır. 
Alayların ziyareti sırasında Isparta'dan gelen Tüm General Mustafa İzzet'te 
bulunuyordu.Askeri birliklerin ziyaretinden sonra Köy Öğretmen Okuluna gelerek,
 sınıflara girmiş, öğrencilere sorular sormuş ve yöneticilere öğretmenlerden 
eğitim öğretim konularında bilgi almıştır.Atatürk, Denizli Memleket Hastanesi'ni
 giderek, hastaneyi en ince ayrıntısına kadar inceleyerek hastalarla görüşmüş 
ve Hastane Başhekimi Dr. Hamdi Berkman'a, hastanenin tertip, düzen ve 
temizliğinden ötürü teşekkür etmiş ve kutlamıştır.

Hastaneden sonra Belediye'ye gelerek, orada toplananları selamlayarak,
 Belediye halk meclisi ile bir süre görüşmüş, halkın ve kentin ihtiyaç ve 
olanakları üzerinde gerekli tavsiyeleri yapmış ve ayrılırken de Belediye 
Başkanı’na "Gerek geçen defa ki gelişimde, gerek bugün Denizli halkının 
hakkımda gösterdiği hissiyattan duygulandım. Teşekkür ve muhabbetlerimin 
muhterem halka iletilmesini rica ederim" diyerek ayrılmıştır.
Ata’nın Denizli'ye gelişi nedeniyle köy, kasaba ve ilçelerden, hatta komşu
 il ve ilçelerden yüzlerce insan Atatürk'ü karşılamak ve yakından görmek, 
sesini duyabilmek için gelmişlerdi.

https://denizli-turizmi.blogspot.com/2014/07/

https://denizli-turizmi.blogspot.com/2014/07/